Bizim hikayemiz 2009 senesinde başladı. 

Her zaman butik hizmet anlayışından ödün vermeden işlerinin tamamen güvene, müşteri ile kurulan empatiye dayalı olduğunu bilerek sektörde ayrıcalıklı hizmet veren bir seyahat acentesi ve etkinlik şirketi olmayı hedefledik.

Hikayemizin en zor kısmı ise ismini koymaktı.
Giriş hazırdı ama isim çok zordu.
Öyle bir isim olmalıydı ki, tam da biz olmalıydı.

Tutkumuzu,
işimize olan aşkımızı,
tecrübemizi,
vizyonumuzu
tek bir kelimede toplamalıydı.
Çok düşündük....
Ve bulduk!

 

Biz ANIMA olmalıydık.

​

Kurulduğumuz günden itibaren müşteri kaybetmeden yukarı doğru bir ivme ile yolumuza devam ettik.

​

10 yılımızda ise biraz daha ileri gittik. 

​

Sektöre yeni bir bakış açısı kazandırmak üzere; yeni bir oluşum ve yeni bir kimliğe büründük.

 

Üretilen tüm faaliyetlerin doğru stratejilerle, marka ve iletişime hizmet ettiği bir dünyada  bakış açımızı iletişime çevirerek daha verimli projeler ve organizasyonlar için kolları sıvadık. 

Gelişmeleri, yenilikleri, eğilimleri takip ederek kendimizi geliştirdik ve gerek hizmetlerimiz gerekse projelerimiz ile biz tam 13 yıldır yolumuza devam ediyoruz..

ANIMA

Hayat kaynağı, varoluş, ruh, can ve akıl demektir.

Biz de müşterilerimizin hayat kaynağı olan pazarlama ve iletişim çalışmalarına akıllı yaklaşımlar ile can olmak ve ruh katmak istedik.

​

Gerçek içsel öz demektir.

Biz müşterilerimizin taleplerini gerçekleştirirken içselleştirip, özüne sadık kalmayı hedefledik.

​

Ruh ile fiziksel beden arasındaki aracı bedendir de. 

Biz de müşterilerimizin ruhunu organizasyonlarla fiziksel olarak yansıtan aracılar olmak istedik.

​

İsviçreli Psikiyatr Jung’un terminolojisinde ise insan ruhunun dişi bölümünü

temsil etmektedir.

Biz de müşterilerimize bir kadın hassasiyeti, dikkati, yumuşaklığı, disiplini ve sevgisi ile hizmet vermek istedik.

​

Ayrıca bir müzik parçasının derin bir duygu verilerek çalınmasına verilen addır.

Bize göre tüm organizasyonlarımız bir şarkıydı ve biz bu şarkıları derin ve duygu vererek çalmak istedik